ECO-TURKEY   Sayı 2 - Kasım 2024

Giriş İçindekiler Geçen sayılar Hedefler ve kapsam Yeşil Ev Ekoloji Birliği Kontaklar Künye

Ordu yaylaları vahşi madenciliğe karşı

Tüm Karadeniz bölgesini ele geçirmekte olan Maden işletmeciliği, şimdi Ordu'nun Korgan ilçesinin Çobantepe, Taşkesiği, Kabatuzla, Keçiören, Adatepe yaylaları ile Aybastı ilçesinin Perşembe yaylasını da tehdit ediyor. Bölge halkı buna karşı dineniyor. Ve direnişin kararlılığı, örgütlülüğü giderek genişliyor ve gelişiyor.

 Gönüllüler...
 

İlk tohumlar... Gönüllüler maden araştırmalarına karşı

5 Ağustos’ta Alankent Soğluk Obası şenliğinde Aybastı ve Korgan sakini gönüllüler, maden aramaya karşı imza topladılar. Bilgilendirici broşürler dağıttılar. Madencilik faaliyetinden yaylaların zarar göreceğini, su kaynaklarının zehirleneceğini, meraların kullanılmaz hale geleceğini, hayvancılığa ve endemik çeşitliliğe darbe vurulacağını anlattılar.

Kabataş ilçesi Belediye Başkanı, imza kam¬panyasına katılım çağrısı yaptı. İmza toplayan, Gönüllüler, "Aybastı, Kabataş, Çamaş, Gürgentepe, Altınordu belediye başkanlarından imza aldık. Mücadelemiz hem hukuki, hem fiili olarak devam edecek." dediler.

Şirket üç kez kovuluyor

Taşzemin Şirketi, Aybastı Perşembe ve Korgan yaylalarındamaden arama için başvurmuştu. Ordu Valiliği Mera Kurulu önce olumsuz karar verdi. Ancak şirketin ikinci kez başvurusu üzerine, (ne olduysa oldu!) aynı kurul bu kez olumlu karar verdi. Ordu Çevre Derneği, bu karara karşı yürütmeyi durdurma davası açtı. Şirket ise hemen sondaj çalışmalarına girişti.

 "Sondaj alanına - mücadeleye!"
 

Ve bununla birlikte Korgan-Aybastı sakinlerinin sabırlarını tüketmecesine tekrar tekrar yaşanan bir olaylar zinciri başladı:

Halk, (başlangıçta "Korgan Aybastı Yaylaları Platformu", sonra Kabataş ilçesinin de aralarına katılması üzerine "Korgan Aybastı Kabataş Yaylalarını Koruma Platformu" önderliğinde) sondaj alanına giriyor. Sondaj örneklerini parçalıyor. Yaylaların, toprağın, otlakların ve su kaynaklarının canına okuyan maden şirketine gittikçe artan öfkesini dile getiriyor. Sondaj çalışmaları durduruluyor. Şirket yayladan kovuluyor. Kısa süre sonra ekipler sessizce geri dönüyorlar, çalışmalar yeniden başlıyor...

Sabırlı kararlılık

Bu süreç 1 Eylül'de, 9 Eylül'de, 29 Eylül'de tekrarlandı. Ama değişen şeyler de vardı: Direnenlerin sayısı (giderek azalacağına) artıyordu. Kararlılıkları bileniyordu. Onlar, Karadeniz'in güvenilmez sularında sabretme yetenekleri çelikleşmiş bir balıkçı toplumunun çocuklarıydılar. Baştan beri kalbi direnişçilerle bir atan Kabataş'ın da platforma resmen katılmasıyla kanıtlandığı gibi: Süreç içinde direnişin örgütlülüğü genişliyor, gelişiyor, yapılanıyordu.

 En ön safta kadınlar!
 

Sondaj faaliyetleri yasadışı

Bir şey daha değişmişti: Mera Kurulu'nun garip kararı ardından açılan yürütmeyi durdurma davası sürecinde, şirketin sondaj için gerekli izne sahip olmadığı, çalışmaların yasadışı olduğu ortaya çıkmıştı. 29 Eylülde Korgan Aybastı Kabataş Yaylalarını Koruma Platformu'nun çağrısıyla sondaj alanına giren Aybastı-Korgan sakinleri, bu yasadışı faaliyete derhal son verilmesini ve alanın boşaltılmasını talep ettiler. Şirketin çadırı söküldü, makinalar mühürlendi ve jandarmaya tutanak tutturuldu.

 Alanı derhal boşaltın!
 

Nihayet yürütmeyi durdurma kararı

8 Ekim'de, Ordu Çevre Derneği’nin "Korgan Yaylalarında başlatılan ve Perşembe Yaylası’nı da olumsuz etkileyecek olan sondaj çalışmasının durdurulması" talebiyle açtığı davada, Ordu İdare Mahkemesi “yürütmeyi durdurma” kararı verdi. Derneğin aynı zamanda yönetim kurulu üyesi olan dava avukatı Platform'un düzenlediği büyük mitinge de işaret etti, "Karar haklılığımızı bir kez daha gösterdi. Şimdi mücadeleyi yütme zamanıdır: 13 Ekim mitingimizi şenliğe dönüştüreceğiz" dedi.

"Biz kazandık!" 13 Ekim mitingi

Korgan Aybastı Kabataş Yaylalarını Koruma Platformu tarafından düzenlenen “Madene Hayır” mitingi, 13 Ekim'de, Perşembe Yaylasında,"Er Meydanı"nda, yaklaşık 5 bin kişinin katılımıyla yapıldı. Mitinge Ordu Çevre Derneği'nin başkanı, Üniversite öğretim üyeleri ve ilçe belediye başkanları da katıldı. Platform sözcüsü konuşmasında şunları söyledi:
"Mücadele, mücadele, mücadele!
Bunun örneğini üç kez yaşadık, bugün dördüncüsünü yaşıyoruz.
Üç kez sondaja gitme çağrısı yaptık:
Sel olduk aktık!
Bugün deniz olduk!
Yarın okyanus olacağız!"